Osteoporoz kemiklerin kütlesinde azalmaya, kemik kalitesinin bozulmasına yol açan ve en yaygın görülen kemik metabolizması hastalığıdır. Kemiklerdeki kütle azalması ve kalite bozulması kemiğin kolaylıkla kırılabilmesine neden olmaktadır.

Büyüme esnasında kemik birikimi için yeterli kalsiyum alınmalı, normal östrojen salgılanmalı ve yeterli vücut ağırlığı olmalıdır.

a) Risk faktörleriKimlerin bu hastalığa yakalanacağı önceden öngörülememektedir. Ancak hastalığa yakalanma riski aşağıdaki durumlarda artmaktadır:

45 yaşın altında menopoza girme (doğal olarak ya da Ameliyat sonrası),kadın olmak,İleri yaş,Ufak tefek zayıf yapıda ve beyaz tenli olma,Ailede osteoporoz sonucu oluşmuş kırık öyküsü (Özellikle annede kalça kırığı),Daha önce kırık geçirmiş olmak (Ön kol kırığı gibi),İltihaplı eklem hastalığı ya da Astım varlığı,Kemik yıkımını hızlandıran ilaçların kullanımı (kortizon,guatr ilaçları,sara ilaçları, heparin vb),Yetersiz kalsiyum ve D vitamini alımı,sigara içme, Alkol kullanımı, fazla kahve tüketimi,Aşırı Tuz, Protein alımı,Düzenli egzersiz yapma alışkanlığının olmayışı,Erkeklerde düşük testosteron düzeyi,Uzun süreli yatak istirahatı,Kronik böbrek yetmezliği,Besin emilimini bozan mide bağırsak sorunları,Tiroid hormonunun fazla salgılanması,Paratiroid hormonunun fazla salgılanması.

Yukarıdaki faktörlerden bir ya da birden fazlası sizde var ise osteoporoza yakalanma ve kırık riskinizin olacağını unutmayın.Osteoporozdan korunmanın başlıca yöntemi; büyüme çağında olabildiğince güçlü ve sağlam kemik yapısı oluşturmak ve sonraki yaşlarda kaybı engellemektir.

b) Öneriler

Aldığınız kalsiyum miktarını arttırın.Sigara içmekten kaçının.Alkol kullanımından kaçının.Aşırı miktarda kahve tüketmeyin.Hayvansal proteinden zengin gıdaları aşırı tüketmeyin.Egzersiz yapın ve yaşam boyu aktif kalın.

Öne eğilerek yapılan hareketler omurga kemiklerinde kırılmaya neden olabileceğinden egzersiz sırasında bu hareketlerden kaçınılmalı ve düzgün bir duruş sağlayan sırt kaslarının kuvvetlendirilmesine çalışılmalıdır. Kemiklere yük bindiren; yani vücut ağırlığını kemiklerimize taşıtarak ayakta yaptığımız egzersizler kemiklerimizi uyararak güçlenmesine yardımcı olur.

c) Osteoporoz tanısının konulmasıKemik Mineral yoğunluğu (KMY) ölçümü osteoporoz riski yüksek olan hastalarda yılda bir kez, düşük olan hastalarda 2-5 yılda bir tekrarlanır. Tedavi alanlarda yanıtı değerlendirmek içinde yılda bir kez tekrarlanabilir. Bir yıldan daha kısa aralıklarla yapılmasının yararı yoktur. Kemik ölçümleri hızlı, kolay yapılabilen testlerdir. Son zamanlarda daha ucuz ve basit olan ultrasonografi gibi kemik ölçüm yöntemleri de kemik tarama çalışmalarında kullanılmaktadır.

d) Tedavisi Tüm hastalıklarda olduğu gibi osteoporozda da hastalıktan korunmak öncelikli amaç olmalıdır. Osteoporoz günümüzde tedavi edilebilir bir hastalıktır.

Osteoporoz tedavisinin en önemli amacı kırıkların azaltılmasıdır.Osteoporoz tedavisinde ilaç ve ilaç dışı tedaviler söz konusudur.

İlaç dışı yaklaşımlar kapsamında:

Uygun beslenme programının bir beslenme uzmanı tarafından planlanması,Kemik sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek gıda, alışkanlıklar ve ilaçlardan uzak durma,Fiziksel aktivitenin desteklenmesi (yaşa göre egzersiz,Düşmelerin önlenmesi aileye ev içi kazaları önleyecek düzenlemeler önerilebilir,Mimari engellerin giderilmesi,Düşmeler sonucu kalça kemiği kırıklarına sık rastlanmaktadır. Bu amaçla bu bölgeye koruyucu pedler konulması,Hastaların osteoporoz konusunda bilinçlendirilmesi,Ani ve uzun süreli ağrının tedavisi önem taşımaktadır.

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.