Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Mavi, Kurban Bayramı’nda kurban etini Sağlıklı saklama, hazırlama ve pişirme yöntemlerini uygulamanın hasta insanlar kadar sağlıklı bireyler için de önemli olduğunu söyledi.
GAZİANTEP – Kurban Bayramı dolayısıyla sağlıklı beslenme önerilerinde bulunan diyet uzmanı Gülen Mavi, bayramda et tüketiminin artışıyla birlikte şekerli besinlerin tüketiminde de artış gözlendiğine dikkati çekti.
Bayram süresince, şişmanlık, kalp-damar hastalığı, diyabet, Hipertansiyon, mide rahatsızlığı gibi kronik rahatsızlığı olan insanların beslenmelerine özellikle dikkat etmesi gerektiği uyarısında bulunan Mavi, az yağlı etleri tercih etmelerini önerdi.
Mavi, konuya ilişkin şunları kaydetti:
“Kurban eti tüketilirken etin niteliği yanında nasıl pişireceğimize, ne kadar tüketeceğimize, hangi besinlerle birlikte tüketmemiz gerektiğine de dikkat edilmelidir. Alınması gereken önlemlerin herkes için geçerli olduğu unutulmayıp Kurban Bayramı’nda da sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılımına özen gösterilmelidir. Bu bakımdan kurban etinin ne miktarda, nasıl ve ne ile birlikte tüketileceğini bilmek; sağlıklı saklama, hazırlama ve pişirme yöntemlerini uygulamak hastalıklı insanlar kadar, sağlıklı bireyler için de önemlidir.”
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR
Gülen Mavi, et tüketiminde dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
“Et, iyi kalite Proteinin yanı sıra yağ, çeşitli Mineraller (özellikle demir, çinko, fosfor, magnezyum) ve vitaminleri (özellikle B12, B6, B1 ve A vitamini) de içermektedir. Ancak etin içeriğinde bulunan yüksek oranda doymuş yağlar kan kolesterol düzeyini yükseltir ve koroner arter hastalıklarına zemin hazırlayabilir. Bu bakımdan bayram sürecinde etin tüketilen miktarında olağandışı artış olmamasına dikkat edilmelidir. Bir yetişkin için tüketilmesi gereken günlük et miktarı yaklaşık 90-120 gram olup bu miktarın aşılmamasına çalışılmalıdır.”
Et ve et ürünlerinin özellikle C ve E vitamini içermediği için sebzelerle birlikte tüketilerek etin içindeki demirin emiliminin artırılması gerektiğine işaret eden Mavi, Tahıllar B1, B6, B2 vitaminleri, aminoasitler, doğal lifler ve yağ asitleri, Magnezyum, çinko, potasyum gibi önemli mineralleri içerdiğinden Ekmek, pilav, börek, çorba gibi besinlerin et ile birlikte uygun miktarda alınmasını tavsiye etti.
Mavi, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Süt ve ürünleri, Protein, kalsiyum, fosfor, B2 ve B12 vitamini olmak üzere birçok besin öğesinden zengin olduğu için yoğurt, cacık, ayran gibi süt ve süt ürünleri de etle birlikte alınması gereken besin öğelerindendir. Mide bağırsak rahatsızlıkları olan bireyler etleri hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç Gün beklettikten sonra tüketmelidir. Et ile yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli, ilave yağ eklenmemelidir. Etin kızartılması ve ızgarada pişirilmesi kanserojen Maddelerin oluşmasına, B1, B12, folik Asit gibi vitaminlerin kaybına sebep olmaktadır. Eti ızgaraya fazla yaklaştırarak pişirmek, etin dış yüzeyin yanmasına ve Su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını artırmaktadır. Bu nedenle pişirme yöntemi olarak kızartma ve çok yüksek ısıda pişirme yerine haşlama ve ızgara yöntemleri kullanılmalıdır. Etler bütün olarak değil, küçük parçalara bölünerek, yağlı kağıda veya buzdolabı poşetine sarılarak derin dondurucuda muhafaza edilmelidir. Bu şekilde hazırlanan etler, buzlukta eksi 2 derecede birkaç hafta, derin dondurucuda ise eksi 18 derecede daha uzun süre ile saklanabilir.”
Etlerin buzluktan çıkartılınca yemek içinde tamamen kullanılacak şekilde parçalara ayrılarak buzluğa konulması, çözdürülen etin hemen pişirilmesi, tekrar dondurulmaması gerektiğini ifade eden Mavi, derin dondurucuda saklanan eti çözdürürken oda ısısında değil buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözünmesini beklemek gerektiğini belirtti.
Gülen Mavi, bayramda ayrıca hamurlu ve şerbetli tatlılar yerine sütlü ve meyveli tatlıların tercih edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.(İHA)