Ben Evleniyorum’un ikincilerinin ağzından büyük aşkın ve yıldırım ayrılığın öyküsü…

Kaan ve Nazan, düğünlerini birinci olan çiftle birlikte yapacaktı

Ancak yarışmadan kısa bir süre sonra ayrıldıklarını ilan ettiler

Nazan’a göre, neden, Kaan’ın eski eşinin iddiaları ve ailesinin karşı çıkması

Terk edildiğini TV’den öğrenen Kaan’a göre evlilik de, yarışma da bir macera

Show TV de yayımlanan Ben Evleniyorum isimli yarışmanın ilk bölümüne üçü gelin 12’si damat adayı, 15 yarışmacı katılmış ve yarışmacılar hem birinci olup evlenmek hem de 250 milyar değerindeki ödülleri kazanmak için birbirleriyle kıyasıya yarışmıştı. Sonuçta da ipi göğüsleyen şebnem Algan ile Atilla Arslan çifti oldu. Bizim asıl merak ettiğimiz ise, yarışma boyunca her fırsatta evleneceklerini belirtip, düğünlerini birinci olan çiftle beraber yapmak isteyen Nazan Erdoğan ve Kaan Taşdelenler’in yaşadıkları. Kaan Taşdelenler, yarışma başladıktan bir süre sonra joker olarak seçilemediği için dışarıya çıkartıldı. Bu dönemde kimi seçeceği konusunda kararsız kalan Nazan, daha iyi tanımak isteğiyle Kaan ‘ın yeniden eve girmesini sağladı ve ikili kısa sürede bir aşk yaşamaya başladılar. Ancak çift en büyük yarayı, Kaan ‘ın daha önceden Kanada ‘da evli olduğunun ortaya çıkması ve eski eşinin kumarbazlık suçlamalarıyla aldı. Ama birinci olmayı umarak yollarına devam ettiler. şebnem ile Atilla çiftinin birinci seçilmesiyle ödülü almak gibi bir fırsatları kalmayan ikili, yine de evlenmek istediklerini, hatta düğünlerini şebnem ve Atilla ile yapacaklarını dile getirdiler. Ama bütün bu evlilik hayallerinin üzerinden 15 Gün geçmeden çiftin ayrıldığı dedikodusu ekranlara yansıdı. Peki ne oldu da büyük aşk bitti? Evlilik hayalleri aslında ödüllerle mi sınırlıydı? Peki 250 milyar değerindeki ödüller sadece iki ayda tanıdığın biriyle evlenmeye değer mi?.. Hem bunu öğrenmek hem de kafamızdaki diğer soru işaretlerine cevap bulmak için her ikisinin de kapısını çaldık…

Nazan Erdoğan Nam-ı Diğer Nazlı Gelin Nazan

Evliliğe hazır değilmişim

işin ucunda bir evlilik ve bol ödül olan bir yarışmaya katılmaya neden ve nasıl karar
verdiniz?

Ben Evleniyorum yarışması ilk kez yayınlanacaktı ve bana çok ilginç gelmişti. Bu yüzden de orada bulunmak istedim. Amacımsa evlenmiş olmak için evlenmek değildi. Hem bir macera olur, hem de belki aradığım erkeği bulurum diyerek girdim. Ama bundan sonra asla böyle bir yarışmaya katılmam, çünkü çok gereksiz buluyorum.

Sonuçta sadece iki ayda tanıdığınız biri ile evlenmekten korkmadınız mı?

Korkmadım, çünkü sonuçta her evlilik mutsuz bitebilir. Bu, bir anlamda kumar. Ben denemek istedim ve pişman değilim, çünkü ilk yarışma çok güzeldi. şimdi yapılan içinse aynı şeyi söyleyemem.

Birinci olamadığınız için hayal kırıklığı yaşadınız mı?

Benim için yarışma bitti. Bu konuda çok fazla düşündüğüm, kafama takılan bir şey yok. Hayal kırıklığına da uğramadım, çünkü birinci ile aramızda çok az fark vardı. Amacım, sadece birinci olmak olsaydı, en favori damat adayını seçerdim. Mesela birinci olan şebnem’in baştan evleneceğim dediği ama sonradan vazgeçtiği Tanju da beni istiyordu. Ama ben sonuçtan memnunum.

kısa süreli de olsa evin içinde bir ilişki yaşadınız. Birinci olmasanız da evleneceğinizi söylüyordunuz ama bitti.

Orada yaşanan ilişki hakkında konuşmak benim için gereksiz. ilişkimiz yürümedi ve bitti. Ailem de bu ilişkiye karşıydı, hatta kanalı arayıp benim Kaan’la evlenmemi istemediklerini ve evlenmeye kalkarsak engel olacaklarını söylemişler.

Birinci olmuş ve evlenmiş olsaydınız ne olacaktı peki?

Evlenmiş olsaydım ne olurdu bilmiyorum ama sonuçta evlenmedik.

Neden bitti?

Ben Evleniyorum evinden çıktıktan sonra, o çok değişti. Sonuçta olmadı, yürütemedik. Ayrıca hakkındaki iddiaların doğru olduğunu öğrendim.

Sizinki büyük aşk gibi lanse edilmiş bir ilişkiydi…

Bizim yaşadığımızın büyük aşk olarak tabir edilmesi doğru olmaz. Birbirimizden hoşlanıyorduk ve tanımaya çalışıyorduk. Zaten kaderde yazılmış olsaydı evlenirdik ama yokmuş. Onunla ilgili olarak konuşmaktan rahatsızım; çünkü ayrılığımızı Reklam olarak kullandı.

Peki evlilikle ilgili görüşlerinizde değişiklik oldu mu?

Bu yarışmadan sonra evlilik için daha çok vaktim olduğunu anladım. Hala hayatımın erkeğini bekliyorum ve umarım bir gün bulurum. Ama bir daha kocamı bu yolla bulmaya çalışmam.

Evlenmeden önce bir birliktelik olması gerekmez mi? Siz iki ayda birbirinizi tanıyabileceğinizi düşünüyor muydunuz?

Yarışma aslında görücü usulünün biraz modernleşmiş hali. Eskiden insanlar birbirini görmeden evleniyordu. Tabii yarışmaya girmeseydim görücü usulü evlenmeyi asla düşünmezdim. Hiç tanımadığım biriyle evlenmem mümkün olmazdı. Böyle bir şeyi ancak yıldırım aşkına tutulursan yaşarsın. Belki orada öyle bir şey yakalarım demiştim ama olmadı.

Bazı yarışmacılar sırf evlenmek için kendilerinden ödün veriyomuş gibi görünüyor. Sizce de böyle bir şey var mı?

Bizim yarışmada oldu bu ve bunu herkes izledi. özellikle de şebnem’de bunu çok gördük. Ama ben kendimden hiç ödün vermedim.

iki ayda birini tanımaya çalışıyorsun ve birinci olursan sana çok güzel hediyeler veriyorlar. Bu hediyeler de cazip geliyor ve evlenmeye karar veriyorsun…

şebnem’in yaptığı gibi…

Peki ya mutsuz olursanız? Tamam boşanmak artık eskisi kadar zor değil ama milyonlarca insanın gözü önünde evlenip boşanmak gururunuzu kırmaz mı?

ödül için evlenirsen tabii ki korkunç olur. Ama ben girerken aşk evliliği yapabileceğimi düşünmüştüm. Eğer öyle bir aşk olsaydı, herkesin bilmesinde de mahsur yoktu. Sadece evlenmek veya ödüller için evlenmeyi isteseydim favori damat adaylarından birini seçip onunla devam ederdim. O zaman da birinci olurdum. Ama benim amacım bu değildi. Hiçbiriyle özel bir etkileşimim olmadı, sadece Kaan’la kısa bir dönem arkadaşlık ettik. Bir de şöyle bir şey var: insan içerideyken doğru karar veremiyor. Kapalı kalmak, dünyadan uzak olmak, bütün bunlar düşüncelerinizi etkiliyor, hatta bir süre sonra düşünemiyorsunuz. Orada alınan kararların Sağlıklı olabileceğine inanmıyorum.

Kapalı kalma psikolojisi ile aman birini seçeyim de kim olursa olsun gibi bir durum oldu mu?

Evin içinde bu yaşandı ama ben yaşamadım. Benim de sinirlerim gerildi ama kendimi kontrol edebildim.

Terk edilen damat adayı Kaan Taşdelenler

Yürütemezsek boşanırdık

Ben Evleniyorum’a katılmaya neden ve nasıl karar verdiniz?

Bir dönem ABD’de yaşarken The Bachelor diye bir yarışma seyretmiştim. Yarışmada bekar bir erkek, 25 kadından birini seçiyordu. O yarışma çok hoşuma gitmişti. Ben Evleniyorum’un ilanını gördüğümde buna benzediğini düşünerek katılım formu doldurdum. ilk defa yapılacaktı ve ne olup biteceği hakkında hiçbir bilgim yoktu. ilk olduğu için heyecan verici olacağını düşündüm. Ama benim beklediğimin tam tersi çıktı. Bizim yarışmamızda kızlar azdı.

Yarışmaya katılırken formatı bilmiyor muydunuz?

Formatın bütün detaylarını yarışmaya girdikten sonra öğrendim. Bana sadece üç kadın dokuz erkek olacağını söylediler. Ben de sonuçta Arada kadınlar var, madem seçildim bir deneyeyim diye düşündüm.

Yarışmaya girerken amacınız neydi?

Benim amacım evlenmekti. Ama bu kısmet işi, olur veya olmaz.

Herkesin gözü önünde eşinizi seçmeye ve sadece iki Ay tanıdığınız biri ile evlenmeye nasıl cesaret ettiniz?

Ben biraz rahat bir insanım ve macerayı severim. Uzun süre yurtdışında kalmış olmamın da bir etkisi var sanırım. Ayrıca bu yarışmaya girmek biraz da cesaret işi. iyi bir aileden gelen bir kadının böyle bir cesarete sahip olacağını sanmıyorum. çok ileri görüşlü bir aileye sahip olmalı ki, buna katılabilsin. Ama bu, erkekler için bir problem değil. Ama şimdi olsa girmezdim.

Peki siz birinci olsaydınız evlenecek miydiniz?

Tabii evlenecektik. Biz zaten fınale kaldık. Ya şebnem ile Atilla evlenecekti ya da Nazan’la ben. Fakat onlar kazandı ve evlendi.

Nazan’ı evlenmek için yeterince tanıdığınızı düşünüyor muydunuz?

Evlenecektik. Evlendikten sonra birbirimizi tanımaya ve hayatımızı yaşamaya başlayacaktık. Benim ilk evliliğim de öyle oldu. Eski eşimi kıbrıs’ta üç gün tanıdım, peşinden Kanada’ya gittim. Sonuçla birlikte yaşamaya başladık ve evlendik.

Evlilik adamı mısınız?

çocuk olmadığı sürece istediğiniz kadar evlenip boşanabileceğinizi düşünüyorum. Bence 40 yaşına gelmiş biri en azından üç, dört kere evlenmiş olabilir. Ha birlikte yaşamışsın, ha bir kağıda imza atmışsın. Sonuçta benim için önemli olan beynime attığım imzadır.

ilişkinizin resmiyete dökülmesi önemli değil mi sizin için?

imzayı atmış olmak etkiliyor tabii ama almasam da olur. Kağıt üzerinde olan bir şey bu. Kağıda imza attık, dönüşü yok gibi bir şey yok benim için.

Madem imza atmadan da olur, neden evlenmek için ısrar ediyorsunuz?

Ama ben Kanada’da vizem bittiği için evlendim. öyle bir sorun olmasaydı beraber de yaşayabilirdim.

Burada da evlenmek için bir yarışmaya girdiniz?

Benim için ufak şeyler bunlar. Olmasaydı ayrılacaktık zaten. Yürütemezsen istediğin zaman boşanabilirsin. Zorla evli kalınmaz ki. Zaten Nazan’la da 15 gün sonra ayrıldık.

Neden ayrıldınız peki?

Ben ayrılmak istemedim. Karşı taraftan gelen bir istekti bu. Ben eğleniyordum, geziyordum. Ama günün birinde bir Televizyon programında Nazan ile Kaan ayrıldı diye bir altyazı geçti ve ben ayrıldığımızı oradan öğrendim.

Neden diye sormadınız mı?

Sordum tabii ki. Bir ara eski eşim benim hakkımda bazı iddialar ortaya atmıştı. Nazan da bana bunların doğru olduğunu öğrendiğini bu yüzden bitirdiğini söyledi.

Evden çıkmadan önce beraberdiniz ve bütün bu olanlar siz evden çıkmadan önce yaşandı. Daha önce tartışmamış mıydınız bu konuları?

Evin içindeyken zaten biliniyordu neyin ne olduğu. Tavrının ve bir problem yokken ayrılmak istemesinin nedenini yakında göreceğiz. Sonuçta biz evlenecekken birden bire pat diye ayrıldık. Bazıları ‘ben seni istemiyorum’ veya ‘başka bir erkek arkadaşım var’ diye açıklama yapar. Ama bizde öyle bir şey yok. Aniden Televizyonda bittiğini gördüm. önce bana söyleseydi, ondan sonra ayrılsaydık problem olmazdı, arkadaş olarak da ayrılabilirdik.

Peki evlenmek istemenizde maddiyat yok muydu? Sonuçta 250 milyar değerinde ödül var ucunda.

Asla evlenmem. Ben zaten öyle bir aileden gelmiyorum. Babam bana her şeyi bıraktı. Ama Araba, ev bunlar da güzel şeyler. Tabii benim en çok ilgilendiğim balayıydı.

Peki seçici olan tarafta siz olsaydınız, yine Nazan’ımı seçerdiniz yoksa şebnem’i de tercih edebilir miydiniz?

şebnem benim tipim değil. Nazan’ın evdeyken saflığından etkilenmiştim. Ama çıkınca farklı olduğunu gördüm. Ailesini ve kardeşlerini de tanıyınca olmayacağını gördüm. Bir de Nazan’ı anlamak biraz zor. Ne istediği belli değil. Ailesi de ondan korkuyor. Evde onun sözü geçiyor, üzerine fazla gidemiyorlar. Ayrıca düşük gelirli bir aileden gelmesine rağmen üstündeki kıyafetler hep marka ve en iyileri. Milyarlık kıyafetler diyebilirim.

Eski eşinizle evliliğiniz ve boşanmanız nasıl oldu?

Ben daha önce kıbrıs’ta çalışıyordum. O sırada Otelde Kanadalı bir kadınla tanıştım. Aramızda büyük bir elektriklenme oldu ama o zamanlar 22 yaşındaydım, genç ve tecrübesizdim. O Kanada’da okuduğu için peşimden gittim. Bir sene beraber yaşadık ama vizem bitince evlenmeye karar verdik. Eğer vize problemim olmasaydı biraz daha beklerdik. Aslında mecburiyetten bir evlilik yaptım. Bitmesi ise eski eşimin psikolojik sorunları yüzünden oldu. Ruhlarla, büyülerle uğraşan, uçuk kaçık bir insandı. çevresinde cadılıkla uğrayan, dolunayda ruhunu şeytana satan tipler vardı. Bu yüzden ondan soğumaya başladım ve kurtuldum. Sonuçta arabamı parçalayan, üstüme bıçakla yürüyen bir insan.

Madem böyle problemli bir evlilik geçirdiniz, neden yine sadece iki aydır tanıdığınız biriyle evlenmeye karar verdiniz?

Olmasa yine ayrılacaktım. çoktan seçmeli bir test gibi bu.

şu an evliliğe nasıl bakıyorsunuz?

Erken. Henüz düşünmüyorum ama eğer yarışmada evlenseydim evlenecektim. Zaten artık işe konsantre olmuş durumdayım. Bestelerim vardı, bir de şan dersleri almaya başladım, hazır popülerliği yakalamışken bunu değerlendirmek istiyorum. Sahneye çıkıp, albüm yapacağım. Ama eğer yarışmanın sonunda Nazan’la evlenseydim asla bu işlere girişmezdim.

Etiketler:

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.