Gastrit mide mukozasına zarar veren etkene karşı göstermiş olduğu tepki olarak tanımlanabilir.Vakaların çoğunluğu kronik yani zararlı etkenin uzun süredir devam ettiği olgulara karşı gelişen Kronik gastrit olmakla beraber ,bazen kısa süreli etkilere karşı gelişen Akut gastrit olarak 2 tiptir.
Kronik gastrit Akut gastrit
Kronik gastrit ; zararlı etkenlerin mide mukozasına sürekli vermiş olduğu hasar sonuçta mukozanın atrofisine yani beslenme yetersizliği sonucu mukozanın normal yapı ve görevini kaybetmesine ve buna ek olarak mukozanın hemen altındaki kat olan epiteldeki hücrelerin metaplazisine yani ince barsak hücrelerine dönüşmesine neden olur.
Konik Gastrit neden oluşur:Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda bilinen en önemli hastalık sebebi Helikobakter Pilori denilen gram Negatif bir basildir yani daha açık şekliyle çubuk şeklinde bir mikroptur.Bu organizma dünyanın her tarafında rastlanmaktadır ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde (bizim gibi) çok sık enfeksiyona sebep olur.
Helikobakterpilori ortama salgıladığı toxinler (yani zehirli Maddeler ) ve ayrıca vücudun bu mikrobu ortadan kaldırmak için görevlendirdiği hücrelerin yapmış olduğu savunma sonucu ortaya çıkan zaralı maddeleirn ortak etkisi sonucu mukozadaki bozulma ortaya çıkar.
Kronik gastrit ta-bi sadece H.Pilorini etkisiyle gelişmiyor.Bundan başka özelikle uzak doğuda Japonyada görülen SEBEBİ BİLİNMEYEN midenin büyük bölümünü etkileyen gastrit , midede Asit üreten Paryetal hücrelerdeki H/K ATPase enzimine karşı gelişen otoantikorlar oluşur gelişir bunun sonucunda bu hücreler asit üretemezler ve işlev yapmayan bu hücreler atrofiye olurlar yani vücut tarafından kanlanması büzülür ve ölürler.Sonuçta yine mukoza atrofisi gelişir.Ayrıca paryetal hücrelerden salgılanan başka bir madde olan İntirnsik Faktörde doğal olarak kaybolacaktır .Bu madde gıdalarla aldığımız vitamin B12 nin onikiparmak bağırsağında emilmesine yardımcı olur.Vit b12 kan üretiminde önemli bir madde olduğu için kişide Anemi gelişecektir Otoimmün nitelikteki bu gastrit tipi en çok İskandinav ülkelerinde görülmektedir.
Akut gastrite gelirsek daha çok mide mukozasın kısa süre etkili zararlılara karşı geliştirdiği hasar cevabıdır diyebiliriz.Bu cevap mukozanın yüzeysel epiteline zarar verebilir yada mukozanın kanamasına neden olabilir.
Akut gastrit kronik gastritten çok farklı yollarla oluşabilir,bunlar daha çok insanın kendine amaaan ne olacak bana bişey olmaz dediği durumlardan kaynaklanıyor tabi elde olmayan nedenlerde yok değil.İşte bunlardan bir kaçı yoğun Alkol alımı , sigara içilmesi ,stress, üremi ,şok ,asidik yada alkalik maddelerle intihar girişimi ,kanser Kemoterapi ajanarı (bunu strese de bağlayabiliriz) Mekanik travmalar, midenin alt kısmının çıkartılması sonrası ,belkide en önemlisi Aspirin yani Nonsteroidal antienflamatuar ilaçların sık kullanılması bu hastalığı başlatabilecek etkenlerdir.
İşte saydığımız bu etkiler mukus tabakasının bozulmasına yüzyel epitel içerisina Hidrojen iyonlarının geri düffüzyonu ile asit salgısının artmasına yine yüzeyel epitel içindeki bikarbonat tampon sisteminin bozulmasına bağlı olarak hasar meydana gelebilir.
Gastrit sonrası mukozada bir Erozyon meydana gelirse ki budurum kronik gastritte sık olabilmesine karşılık akut gastritte bu sayılan etkenlerin aşırı bir şekilde kısa bir süre içinde alınması sonucu daha nadir görülür.Asemptomatik olabilen bu durum ağızdan kan gelmesi (hematemez) bulantı yada dışkıdan sindirilmiş kan (melena) atılmasına neden olabilir.
Bir de sadece mukozada inflamatuar değişikliklerin olduğu Eroziv olmayan gastrit vardır.Bu tip 2 ye ayrılır.Tip A ve TipB
Tip a gastrit midenin üst bölgelerini yani fundusu ilgilendirirken Tip B gastirit ise midenin alt kısmını antrumunu ilgilendirir.
Tip A gastritte daha önce belirttiğimiz paryetal hücre kayb fazlaca görülür pernisiyöz anemi meydana gelir.Bu tip gastrit yaşlanmaya bağlı olabilir ancak yaşlıların çok az kısmında pernisiyöz anemi gelişir, bu hastalarda gastrik karsinoid ve adenokarsinom gelişme riski artmıştır.
Tip B gastirtte baskın hasar midenin alt bölgesine Antrum denen bir bölgenin hasarı sonucu meydana gelir.PEPtik ülser ve helikobakter pilori dediğimiz mikropla oldukça ilişkilidir.H.pilori ,özelikle biryemeğe yanıt olarak basal asit sekresyonunu azaltabilir sonucu olarak da asit salgılatan bir hormn olan Gastrinin üretilmesine neden olurBu gastirit sonucu Çok kötü olmayan (düşük grade) lenfomaya neden olabilir.Eğer infeksiyon küçük yaşta gelişmiş ve malnutrisyonla (beslenme bozukluğu) beraber asit sekresyonunda da bir bozukluk varsa Mide kanseri riski yükselir.Mide kanseri riskinde akut gastritten bahsedemiyoruz çünkü olay uzun zamandır meydana geliyor.